Türkiye’de ölümlerin yarısı kalp ve kanser sebebiyle yaşanıyor

Yayınlama: 23.06.2023

Onlarca ülkede yapılan bir araştırma, kanserin kalp hastalıklarını geride bırakarak ana ölüm nedeni haline geldiğini ortaya koydu. Kanada McMaster Üniversitesi Nüfus ve Sağlık Araştırmaları Enstitüsü tarafından gerçekleştirilen bu araştırma, yaşları 35 ile 70 arasında değişen 160 bini aşkın hastanın ölüm ve hastalık kayıtlarının incelenmesiyle yapıldı. Türkiye’de ölümlerin yarısı kalp ve kanser sebebiyle yaşanıyor

Araştırmanın sonuçlarına göre, kalp hastalıkları hala dünya genelinde ana ölüm nedeni olmaya devam ediyor. Ancak İsveç, Kanada, Şili, Arjantin, Polonya ve Türkiye gibi yüksek ve orta gelirli ülkelerde kansere bağlı ölümler daha yaygın hale gelmiş durumda.

Sonuçları Lancet tıp dergisinde yayımlanan araştırmada, bu değişimin büyük ölçüde yüksek gelirli ülkelerde kalp-damar rahatsızlıklarının önlenmesi ve tedavisinde kaydedilen ilerlemelerle, kanser hastalıklarının önlenmesi ve tedavisinde henüz yeterli ilerleme kaydedilmemesiyle açıklandığı belirtiliyor.

“Yoksul ülkelerde kalp krizi daha fazla yaşanıyor”


Yapılan bir araştırmaya göre, kanserden kaynaklanan ölümler yüksek gelir grubundaki ülkelerde kalp hastalıklarından kaynaklanan ölümlerin iki katına çıktığı ortaya kondu. Düşük gelirli ülkelerde ise kalp-damar hastalıklarından kaynaklanan ölümler, kanserden kaynaklanan ölümlerin üç katına ulaştı. Türkiye’de ölümlerin yarısı kalp ve kanser sebebiyle yaşanıyor

Araştırma sonuçlarına göre, dünya genelinde kalp hastalıklarından kaynaklanan ölümler oranı yüzde 40 olarak belirlendi. Ancak yüksek gelirli ülkelerde bu oran yüzde 23 seviyesinde oldu. Bu veriler, zengin ülkelerde kalp hastalıklarının önlenmesi ve tedavisinde kaydedilen ilerlemelerin etkisini yansıtıyor.

Türkiye’nin sonuçları, üst-orta gelir grubunda yer almasına rağmen yüksek gelirli ülkelerle benzerlik gösterdi. Araştırmada, kalp hastalıklarından kaynaklanan ölümlerin gayri safi milli hasıla ile ilişkisi de vurgulanarak, düşük erişilebilirlik ve risk faktörlerinin kalp hastalıklarına olan etkisi üzerine dikkat çekildi.

Orta ve düşük gelirli ülkelerde, zengin ülkelerdeki eğilimin devam etmesi durumunda kanserin küresel olarak ana ölüm nedeni haline geleceği önemle vurgulandı. Bu durum, sağlık hizmetlerine erişimin düşük olması ve risk faktörlerinin artmasıyla ilişkilendiriliyor.

Dengeli Beslenme Kalp Sağlığı İçin Çok Önemli

Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, kalp sağlığını korumak için yaşam tarzının değiştirilmesi gerektiği konusunda önemli uyarılarda bulunuyor. Genel Müdürlük, dengeli bir beslenme düzenine geçilmesini vurgulayarak, bol miktarda meyve, sebze, kepekli tahıllar, yağsız et, balık ve sınırlı miktarda tuz, şeker ve yağ alımının tercih edilmesini öneriyor. Ayrıca, bakliyatların daha fazla tüketilmesi de önerilenler arasında yer alıyor.

Hareketli bir yaşam tarzının benimsenmesi de kalp sağlığının korunmasında büyük önem taşıyor. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü, daha fazla fiziksel aktivite yapılmasını ve düzenli egzersiz programlarının uygulanmasını tavsiye ediyor. Aynı zamanda, stresin ve endişenin azaltılmasının da kalp sağlığı için önemli olduğunu belirtiyor.

Tütün ürünlerinin kullanımının kalp krizi ve inme riskini artırdığına dikkat çeken Genel Müdürlük, tütün ürünlerinin tamamen bırakılmasının sağlık üzerinde olumlu etkileri olduğunu vurguluyor. Tütün kullanımının bırakılmasının ardından kalp krizi ve inme riskinin hızla azaldığına ve bir yıl sonra yarı yarıya azaldığına işaret ediyor. Bu nedenle, tütün dumanına maruziyetten de kaçınılması gerektiği üzerinde duruluyor.

Sağlıklı bir kalp için düzenli sağlık kontrollerinin yapılmasının önemine de değinen Genel Müdürlük, kan kolesterol seviyelerinin sağlıklı bir diyetle ve gerektiğinde uygun ilaçlarla kontrol edilmesini öneriyor. Bu kontrollerin düzenli olarak yapılması, erken teşhis ve müdahalenin sağlanmasına yardımcı oluyor.

Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün bu uyarıları, kalp sağlığının korunması ve kalp hastalıklarının önlenmesi konusunda toplumda farkındalığın artırılmasına yönelik önemli adımlar olarak değerlendiriliyor. Bireylerin bu önerilere uyarak sağlıklı yaşam tarzı seçimleri yapmaları, kalp sağlığını korumada büyük önem taşıyor.